Çince Hakkında İlginç Bilgiler

Çin Diliyle İlgili 10 Temel ve 12 Şaşırtıcı Gerçek:

Çince, dünyada bir milyardan fazla kişinin konuştuğu iki dilden birisidir. 900 milyondan fazla kişinin anadilidir, dolayısıyla gezegende en çok kullanılan anadildir. Üstelik her geçen gün daha çok insan ikinci (veya üçüncü, dördüncü vs.) dili olarak Çince öğrenmektedir.

Haydi, şimdi bu karmaşık ve sıra dışı dil ile ilgili bilmeniz gereken 10 gerçeğe göz atalım:

  • Çince en çok kullanılan anadildir.

Mandarince

Çin’de, her birisi kendilerine has dillerini ve lehçelerini konuşan çok sayıda azınlık grubu vardır, fakat Mandarin Çincesi hala en çok kullanılan dildir.

İnternetin varlığı, İngilizcenin en çok kullanılan (ikinci) dil olarak yerini kesinleştirmiş olsa da, Çince (Mandarince) hala dünyada en çok kullanılan anadil olma özelliğini korumaktadır. 2010 yılında Çinceyi anadil olarak konuşan kişi sayısı 955 milyon kişiye ulaşmıştır. Biraz Çince öğrendikten sonra ne kadar çok kişiyle konuşabileceğinizi bir düşünsenize!

  • Öğrenmesi en zor dillerden birisi olarak kabul edilmektedir.

Pek çok etken bir araya gelerek Çinceyi anadili İngilizce olan kişiler için öğrenmesi en zor dillerden birisi haline getirmektedir. Farklı bir yazım sistemi, değişik dil bilgisi kuralları, ve hatta farklı telaffuz tarzları ve sesleri göz önüne alındığında, İngilizce ve Çincenin pek fazla ortak noktası bulunmadığı ortaya çıkmaktadır.

Çince öğrenmek isteyen kişiler akıcı konuşmaya ulaşmak için yıllarını harcamalıdır ve yerellerin sahip olduğu akıcılığa ulaşabilen yabancıların sayısı çok azdır. Genel anlamda dile bir gazeteyi okuyabilecek kadar hâkim olabilmeniz için 3.000 kadar harf öğrenmeniz gerektiği düşünülmektedir. Bununla beraber, dil aslen on binlerce harf içerdiğinden nihai akıcılığa ulaşmak çoğu insanın gözünü korkutan bir çaba gerektirmektedir.

Meseleyi daha da karmaşık hale getiren şey, Çincenin yazılı biçimlerinin telaffuza dair hiçbir ipucu içermemesi ve her bir kelimenin telaffuzunu ayrıca öğrenmeniz gerekmesidir. Kelimelerinin %67’sinin iki veya daha fazla harften oluştuğunu düşünürseniz, Çincenin neden öğrenmesi en zor dillerden birisi kabul edildiğini de anlamış olursunuz.

  • Çincenin Değişik Kaligrafi Tarzları Vardır

Kaligrafi

Sanatçılar azimle kaligrafileri sanatlarını kusursuzlaştırmaya çalışıyorlar.

Çin kaligrafisinin beş geleneksel biçimi vardır: Mühürlü Harf, Katip Yazısı, Resmi Yazı, Tedavüldeki Yazı, ve El Yazısı Harfleri. Bunlar klasik sanat olarak kabul edilirler ve Çin sanat tarzını yansıtırlar.

En popüler kaligrafi tarzı Han halkı tarafından geliştirilmiş olan Mühürlü Harf yazısıdır. İlk ortaya çıkışı Zhou Hanedanlığına (M.Ö. 1045-221) dayanmaktadır ve günümüzde kaligrafi sanatçıları arasında hala popülerliğini korumaktadır.

  • Çince Dünyanın En Çok Sesteş Kelimesine Sahip Dilidir

Kendine has ses sistemi nedeniyle, Çincede çok fazla benzer sese sahip kelime vardır. Bu durum anadili Çince olmayanların kelimeleri ve birleşik sesleri ayırt etmesini zorlaştırmaktadır. Aşağıda bahsedeceğimiz tonlama meselesini de ekleyince, Çince dinlemesi ve anlaması en zor dillerden birisi haline gelmektedir. Benzer seslere fazla maruz kalmadıklarından anadili İngilizce olanların aradaki farkları yakalaması çok zor olmaktadır.

  • Tek Modern Piktografik (Resim Yazılı) Dildir

Çin dili resimler kullanılarak geliştirilmiştir, bunun anlamı en basit halinde bir Pictionary oyununa benzer olduğudur. Günümüzde kullanılan Çince harflerin çoğu (tamamı değil) tarif ettikleri cisimlerin resimlerinden türetilmiştir. Bu durum Çinceyi ilk defa öğrenmekte olan kişilere biraz yardımcı olabilmektedir. Buna dair iyi bilinen bir örnek dağ kelimesi için kullanılan “shan, 山”harfidir. Harfteki üç tepe noktası, bir dağ yamacının üç tepesini ifade etmektedir.

  • Çince El Yazısı Tanıması En Zor Olan Yazıdır

Batı’da yaşayan insanların çoğu reçetelerde yazan el yazısını okumakta zorlanırken, Çinliler el yazısı ile ilgili her alanda bu sıkıntıyı yaşamaktadır. Bunun sebebi çok fazla tarzda el yazısı olması ve düz yazı ile el yazısı harfleri arasında çok fark olmasıdır.

Örneğin, en çok kullanılan harf olan (de, )’nin normal yazıldığında çok belirgin bir yapısı vardır, fakat anadili Çince olan birisi bu harfi el yazısıyla, hele de hızlı bir şekilde yazmışsa, işte o zaman neredeyse tamamen tanınmaz hale gelmektedir (bir çift halkaya benzer). Batılılar okumayı genelde her birisi net bir şekilde basılmış harflerden oluşan kitaplardan öğrendiğinden, el yazısı ile yazılmış Çinceye geçiş yapmak dil öğrenmeye çalışanlar için büyük zorluklar içermektedir.

  • Çince Hala Kullanılmakta Olan En Eski Dillerden Biridir

Çincenin kökenleri efsanevi Kahin Kemikleri’nin keşfedilmesine dayanır ve bunlar Çincenin bilinen en eski örnekleri kabul edilir. Bu kemiklerin ortaya çıkışı Shang Hanedanına (M.Ö. 1600-1046) dayanmaktadır. Böylesi zengin bir tarihsel süreçte, Çince elbette pek çok değişikliğe uğramıştır ve savaşların ve kültürel değişimlerin etkisinde kalmıştır. Ancak dil bütün bunları bünyesine katarak yoluna devam etmiştir.

  • Çince Tonlamalı Bir Dildir

Eğer anadiliniz İngilizceyse ve ilk defa Çince öğreniyorsanız, karşılaşacağınız en büyük zorluk büyük ihtimalle “beş tonlama” özelliği olacaktır. Çince tonlamalı bir dil olduğundan, kullandığınız kelimelerin anlamı onları telaffuz ederken kullandığınız tonlamaya göre değişmektedir.

Örneğin, “ma” hecesini telaffuz ederken birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü, ya da beşinci (nötr) ton kullanmanıza (yani mā, má, mǎ, mà, ve ma sesleri çıkarmanıza) göre farklı anlamlara gelebilmektedir. Bu durum Çince öğrenenlerin bazı ciddi hatalar yapmasına neden olabilir. Ufak bir dil sürçmesi ile annenize (, mā) “anne” olarak hitap etmek yerine “beygir” (, mǎ) demek istemezsiniz elbette.

  • Çince harfler daha basit bileşenlere ayrılabilir.

En karmaşık Çince harf “biang”tır ve 11 bileşenden oluşmaktadır.

Çince harflerin çoğu, her biri 1 ile 17 arasında değişen sayıda işaretten oluşan ve “radikaller” adı verilen küçük yapı taşlarından oluşmaktadır. Radikaller ve işaretler sırayla yazılmalıdır, bu sıralama genelde soldan sağa ve yukarıdan aşağıya şeklindedir.

Örneğin, “duygu”  için kullanılan harf olan  içinde üç tane radikal vardır 1) “kalp”, yani  情,  2) “bol” yani , ve 3) “ay”, yani . harfindeki ilk radikali değiştirmek (sormak) ya da (temiz) gibi farklı kelimeler oluşturmanıza neden olur.

Çin hükumeti Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasından (1949) kısa bir süre sonra Çince harflerini basitleştirerek, bunları yazmak için gereken işaret sayısını yaklaşık olarak %33 oranında azaltmıştır. Geleneksel harfler hala düğün törenlerinde kullanılmaktadır ve Hong Kong ve Tayvan’da hala standarttır. Örnek: basitleştirilmiş (10 işaret) harfi, geleneksel (15 işaret) harfinden türetilmiştir.

  • İngilizceden Ödünç Alınan Kelimeler Tanıdık Gelebilir

Çin’de sokakta gezerken hemen tanıyabildiğiniz ne kadar çok kelime duyduğunuza şaşırabilirsiniz. Batı kültürüne daha fazla maruz kalması nedeniyle, Çincede günümüzde pek çok ödünç kelime, yani İngilizceden alınmış çok sayıda kelime bulunmaktadır.

Bazı örnekler:
kafei (咖啡 /kaa-fay/) = kahve, shafa ( /shaa-faa/) = divan, and qiaokeli (巧克力 /chyaow-ker-lee/) = çikolata.


Çince ile İlgili Muhtemelen Bilmediğiniz 12 Şey

  • Antik Çince harfleri 3.000 yıl önce kullanılıyordu

Anyang’daki Çince Karakter Müzesi

Antik Çincenin neye benzediğini nereden bilebiliyoruz? İlginç biçimde en iyi deliller, kehanet ritüellerinde kullanılan bin yıllık Kahin Kemikleri’ne kazımış harflerden geliyor. Kahin Kemiklerini kendiniz görmek ister misiniz? Anyang’daki Çince Yazısı Müzesini ziyaret edin.

  • Çincenin bir kısmının “İncile Ait” olduğuna dair bir teori var.

Kimileri bazı Çince harflerindeki “İncile ait anlatılar”ı göz önüne alarak, Çinli insanların İncil’de bahsedilen ünlü “İsrail’in kayıp kabilesi” olduğuna inanmaktadır. Bu fikri eleştirenler çok olsa da, yine de böylesi bir analiz ilginç bir teori ortaya çıkarıyor.

Örneğin: “Bahçe” harfi, yani , “Cennet Bahçesi’ne” mi işaret ediyor? Yani Kapalı bir alandaki () iki () insana ()?

  • Çince Harfler yalnızca Çincede kullanılmıyor.

Japonya da yazılı bir dile ihtiyaç duyduğundan Çincenin yazı sistemini almıştır ve benzeri şekilde kullanımı kolonileşme öncesi Vietnam ya da tarihi Kore gibi diğer komşu ülkelere de sıçramıştır.

  • “Çince” aslında yüzlerce lehçe/dilin toplamıdır.

Genellikle Çinceyi Mandarinceyle eş anlamlı olarak kullanıyoruz, oysa Mandarince Çin’de günümüzde aktif şekilde konuşulan yüzlerce Çin dilinden yalnızca bir tanesidir. Eğer bir kimse Pekin’den gelmiyorsa, muhtemelen o kişi en az bir tane daha farklı lehçe konuşuyordur.

  • Çince nasıl yazılır? Her işaret sırayla yazılır.

Çince Yazmak

Çince geleneksel olarak üstten aşağıya doğru sütunlar halinde yazılıyordu, bir sütun bitince sağa geçilerek yeni sütun başlatılırdı. Bu yüzden de sağ elini kullananlar için ıslak mürekkebe bulaşmamak epey zor oluyordu!

Çince yazının önceden belirlenmiş bir işaretleme sırası vardır, bu sıralama genellikle soldan sağa ve yukarıdan aşağıyadır. 20’den fazla işaret vardır ve bir Çince harf için 1 ile 64 arasında değişen sayıda işaret gerekir. Harf basan her türden yazılımın, istenen harfi tespit edebilmesi için her işaret doğru şekilde ve doğru sıralamayla yazılmalıdır.

Örneğin yazarken tek bir işaretle bir kutu çizemezsiniz, önce soldaki aşağı işareti koymalısınız, sonra üst ve sağ tarafı yazmak için soldan sağa ve aşağıya işareti koymalısınız, ardından da aşağıda soldan sağa işaret koymalısınız.

  • En karmaşık Çince harfi “biang”tır.

“Afyonkarahisarlılaştıramayacaklarımızdanmışsanızcasına”nın Mandarincedeki karşılığı olan “biang” harfi resmi olmayan bir harftir. İnanılmaz sayıdaki işaret sayısının diğer tüm harflerinden çok fazla olmasının yanı sıra, biang’ın aynı zamanda iki kere yazılması gerekmektedir! Kelime Shaanxi bölgesinin ünlü biangbiang erişte tarifinde geçmektedir (biángbiáng miàn). Biang, şefin masasına çarpan eriştelerin çıkardığı sesten üretilmiş bir ses öykünmesidir.

(lafebesi) ve (serpilme) harflerinin her ikisinde de 64 işaret vardır: bunlar en çok işarete sahip harfler gibi dursa da, aslında aynı radikalin dört kere tekrarından oluşmaktadır, yani o kadar da karmaşık değillerdir.

Biang’da toplam 57 işaret vardır.

  • Katı Çince diline yeni kelimeler eklemek biraz tuhaflıklara sebep olmaktadır.

Çincenin doğasındaki katılık (alfabe yerine bir dizi piktograf kullanılması) yeni şeylere isim vermeyi biraz zorlaştırmaktadır. Bilgisayarlar ilk çıktığında, bunlar için dilde mevcut kelimelerden yeni bir kelime üretilmişti: “elektrik beyin”.

Aynı şekilde badminton’a “tüylü top”, zürafaya “uzun boyunlu geyik” ve ıstakoza –tam da Çinlilere yakışacak şekilde- “ejderha karidesi” denmektedir.

Yeni kelimeler eklemenin bir diğer yolu da fonetikleri kullanmaktır, ancak Çincede yalnızca 400 kadar fonetik hece bulunmaktadır, bu yüzden fonetik uyumlar ya tam isabetli olmamakta, ya da tamamen ıska geçmektedir. Yabancı isimler için hemen hemen her zaman bu yöntem kullanılır: örneğin Donald Trump için Tangnade Telangpu fonetiği kullanılmaktadır (/tung-naa-der ter-lung-poo/).

  • Çinceyi klavyeyle yazarken heceler harfe dönüştürülmektedir.

Çin’deki insanların nasıl klavye kullandıklarını merak ediyor olabilirsiniz, ve hayır, üzerinde binlerce düğmesi olan dev bir klavye kullanmıyorlar (bununla beraber 20 civarı işareti basabilen klavyeler vardır)!

Pinyin, yani Mandarincenin alfabeleştirilmesi, herhangi bir klavye ve her bir heceye denk düşen harflerin listelendiği bir yazılım kullanılarak yazılabilmektedir (neyse ki yazılım, o heceyle ilgili en çok kullanılan harfi en üste otomatik getirmektedir!). Bu yazım tarzı aslında eski cep telefonlarındaki numara klavyesiyle yazı yazmaya benzemektedir.

Örneğin “nihao” yazarsanız, şu seçenekleri alırsınız: 你好 拟好

  • Çincenin binlerce 4 harfli deyimi vardır!

Çok sayıda Çince deyim bulunmaktadır, ve bunların büyük çoğunluğu dört harften oluşur. Örneğin en çok bilinenlerden birisi “at at kaplan kaplan” şeklinde yazılan, Türkçedeki “devede kulak” tabirine denk gelen, fakat Çincede “dokuz inek bir tüy” şeklinde söylenen sözdür.

  • Çincede artikeller, fiil çekimleri, ya da çoğul ekleri yoktur.

Artikeller (İngilizcedeki “a”, “an”, ve “the” gibi kelimeler), zaman ve kişi çekimi alan fiiller, ya da çoğul ekleri Çincede hiç bulunmazlar. Bu durum dili kavramayı biraz kolaylaştırsa da, Çinlilerin İngilizceye hakim olmasını epey zorlaştırmaktadır…

Üstteki paragrafın Türçincesi: Artikel (İngilizce “a”, “an”, ve “zee”), zaman ve kişi çekimi alan fiil, ya da çoğul ek Çince hiç bulunmaz. Bu durum dili kavramayı biraz kolay, Çinli İngilizce hakim ola epey zorlaştır.

  • Çincede “evet” demek için bir kelime bulunmaz.

Çincede “evet” demek, İspanyolcada “si” deyivermek gibi kolay değildir. Standart Mandarince cevapları fiilleri veya sıfatları onaylama şeklinde kullanmaktadır:

-“Bana yardımcı olabilir misin?” –“Olabilirim.”

-“Mesele anlaşıldı mı?” –“Anlaşıldı.”

Fakat daha az resmi bir onaylama olarak genizden gelen bir “en” sesi kullanılmaktadır.

  •  Tonlamalı Çince tonlama olmadan da anlaşılabilir.

Mandarincenin beş tonlaması önemlidir, ama çoğu zaman tonlama yapmadan da idare edebilirsiniz. Elbette “dört” demek yerine “ölüm” demek istemezsiniz, ama Çince kelimeler çoğu zaman ikili harf öbekleri şeklinde kullanılır, yani her ikisinin tonlamasını da ıskalasanız bile endişe etmeyin, harflerin birleşimi ve konuşmanın çerçevesi sizi büyük hata yapmaktan kurtaracaktır.

O yüzden hiç çekinmeyin, Çince konuşarak insanlara Şangay’a gideceğinizi söyleyin (wǒ qù Shànghǎi)– sizin “birilerinin canını fena yakmak istiyorum” demediğinizi anlayacaklardır (wǒ qù shānɡhài)!

Çince şarkı olarak söylendiğinde, bu belalı tonlama meselesi de tamamen ortadan kalkmaktadır!


Kaynak: https://www.chinahighlights.com

Bu yazı İstanbul Go Okulu editörlerince yazılmıştır/çevrilmiştir. İstanbul Go Okulu kaynak olarak gösterilmeden kullanılamaz, kaynak gösterilmek kaydıyla ticari olmayan amaçlar için izinsiz kullanılabilir. Ticari amaçlı olarak, kaynak gösterilerek dahi kullanılamaz.

0 cevaplar

Cevapla

Yazıyla ilgili yorumlarınızı yazabilirsiniz.
Buraya yorumlarınızı yazabilirsiniz!

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir